NASIL BİR HAYAT, NASIL BİR ÜLKE İNŞA ETMELİYİZ?

NASIL BİR HAYAT, NASIL BİR ÜLKE İNŞA ETMELİYİZ?

Pandemi sürecinde gördük ki, mecburiyet temelli başlamış da olsa, yeni bir yaşam tarzına geçiş yapmamız mümkünmüş! Belki de pek çoğumuzun bu kadar sade, daha minimal ve kendine yetmeye çalışarak geçirdiği uzun bir zaman aralığı olmamıştı.
Şimdi sırada bu hayat biçimini ‘Yeni Normal’ hayatlarımıza nasıl dahil edeceğiz? Kendimiz için ve ülkemiz için nasıl adımlar atacağız?

Uzaktan çalışma sistemini deneyimleyen pek çok şirketin evden çalışma düzenine kalıcı olarak geçmeyi planladığı bir gerçek.

Önümüzdeki dönem büyükşehirlerden daha az nüfuslu yerleşimlere doğru bir göç eğilimi oluşabilir.

Bu demek oluyor ki, Türkiye’nin her yerinde yani tüm Anadolu coğrafyasında istihdam yaratılabilir, büyükşehirlerden Anadolu’ya göçler gündemde olabilir.

Hem bireysel planlama olarak hem de şirketlerde yeni düzen için planlamalar fizibilite aşamasındayız diyebiliriz. Devletin bu konuda göstereceği teşvikler fikirlerimizi şekillendirecek en önemli unsur olacaktır. Covid-19 sonrası düzende hepimiz görüyoruz ki, çok alternatifli bir yol ayrımındayız ve verilecek kararlar geleceği şekillendirecek kökten değişimler yaratabilir.

‘’COVID19 bir şer olarak başladı ve binlerce canımızı aramızdan aldı ve maalesef almaya da devam ediyor ama bu sürecin sonrasının daha kötüye mi yoksa daha iyiye mi gideceği, her şerden hayır çıkarabilme becerimize ve uzgörümüze bağlı.’’

Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya bölümü öğretim görevlisi İsmail Hakkı Polat yazdı: Metropolden kaçış yönetilebilir mi? (Buradan Okuyabilirsiniz.)

Kategori: GenelTarih: 08 Haziran 2020, Pazartesi