Ülkeni, yakınlarını, arkadaşlarını ve alıştığın hayatı bırakıp yaşamak için Amerika’ya gitmek hiç aklından geçti mi? Özellikle imkanlar bakımından engellerle karşılaştığımızı hissettiğimizde, başka bir yerde olsaydık nasıl olurdu diye, en az bir kere düşünmüş olabiliriz. Daha iyi şartlara sahip olsaydık, gerçekten önümüz çok mu açıktı, diye bir bilmek isteriz.

Meşhur ‘Amerikan Rüyası’ kavramı da tam da bu sebeple ortaya çıkmıştır, rüyalar ve fırsatlar ülkesi Amerika! Orada istediğimiz her şeyi yapabilir miydik, orada daha iyi bir yere gelebilir miydik acaba?

Faselis Kurucusu Aydın Sün, Amerika’da iş kurma serüvenini ve aile ile birlikte oraya yerleşme hikayesini, yaşadıklarını bizlerle paylaştı! Aydın Sün’ün deneyimleri hepimize ışık tutacak.

‘’Bir ülkeye bir süre gezmek için gitmek, çalışmak için gitmek ve kendi işinizle o pazara girmek ve büyütmek için gitmek arasında çok büyük farklar olduğunu, bu süreçte yaşayarak gördük.’’

Alıştığın düzeni bırakıp bambaşka bir hayat kurmak için hiçbir zaman geç değil, sadece cesaret etme ve yapabileceğine önce kendinin inanmasıyla başlıyor. Kabuğundan çıkmak kimileri için korkutucu kimileri için de yeni bir deneyim. Biliyoruz ki pek çok başarı hikayesi de mevcut, tam tersi deneyimler de. Ama bir de araştırmamız ve bilmemiz gereken detaylar var ki, bunların çoğunu da bu deneyimi tecrübe etmiş kişilerden elde edebiliriz.

Sosyal çevre oluşturmak için neler yapmalı? İş fırsatları var mı? Dil seviyesi bir engel mi? Yabancılara olan yaklaşım nasıl? Detay gibi görünen ama hem fiziken hem de zihnen bizi etkileyecek önemli konuları gözden kaçırmamakta fayda var.

‘’Hollanda ve ABD’de kendine yer edinmeye çalışan bir girişimci olarak, yurtdışına taşındığınız zamanki beklentileriniz ile gerçekler arasında önemli farklar olduğunu söylemem lazım.’’

Faselis Kurucusu Aydın Sün’ün deneyimi bir fikir sahibi olmanızı sağlayacak.

Keyifli okumalar dileriz.

Kategori: GenelTarih: 24 Kasım 2020, Salı