ADALET TERAZİSİNDE DENGE NASIL SAĞLANIR?

ADALET TERAZİSİNDE DENGE NASIL SAĞLANIR?

Hukuk denildiğinde iç geçirip, gözlerimizi sabit bir noktaya kilitleyip uzaklara dalmak ne kadar normal oldu değil mi? Hepimizin en temel ihtiyacının adalet olduğunu bilirken, haksızlığa uğradığımızda adil bir şekilde yargılanabileceğimizi bilmek içimizi rahatlatırdı doğrusu.

İşte bu noktada bizi ‘’İyi Bir Hukukçu’’nın temsil etmesini, kendimizi ona gözümüz kapalı emanet edebilmeyi isteriz. Mesleğinde 20 yılını tamamlamış Avukat Yunus Emre Berk bu yazıda ‘İyi Bir Hukukçu’ olmanın kilometre taşlarına değiniyor.

Avukat Yunus Emre Berk, hukuk fakültesi eğitim sürecini, stajlarını ve en önemlisi hukuk tarihini çok iyi bilmenin önemini detaylarıyla aktarıyor.

‘’…Üst sınıflara geçtikte de yavaş yavaş yasaların “De facto” ve “Ipso Jure”si arasındaki farkı, yani yazılan teorik hukukla, uygulanan pratik hukuk arasındaki farkı yavaş yavaş anlıyorduk.’’

Okunan pek çok üniversite bölümü için geçerli olan bir gerçek var ki o da teorinin ve pratiğin aslında çok farklı olduğudur. Biliyoruz ki her şey kitaplarda yazdığı gibi değil, bazen gerçek ile karşılaşmak bocalamamıza neden olacak derece farklılık gösterebilir.

Hem yurtiçinde hem de yurtdışında hukuka olan yaklaşımları karşılaştırabileceğimiz bu yazıda aslında hukuk tarihinin temellerini de okuyabileceksiniz.

‘’Tüm mahkeme salonlarında yazan “Adalet mülkün temelidir” ibaresi, adaletiyle nam salan Halife Hz. Ömer’in sözüdür.’’

Adalet terazisini dengeye getirmek için bizi kimin temsil ettiği o kadar önemli ki!

Adalet ihtiyacımızın doğuşu, gelişimi ve günümüze kadar geliş serüvenine bir başlangıç yapmak için okumanızı tavsiye ediyoruz.

Keyifli okumalar dileriz.

Kategori: GenelTarih: 11 Aralık 2020, Cuma