Mart 2024 yerel seçimleri yaklaşırken, bu seçim döneminin öncekilerin alışılmış ikliminden oldukça farklı olduğunu görüyoruz. Ülkemizin geçirdiği çoklu krizlerin etkileri, şüphesiz seçimlerde de kendini hissettiriyor. Bu dönemdeki seçimler, bir nevi siyasi manzaranın dönüşümünü ve çeşitliliğini gözler önüne seriyor. 2023 yılındaki iki seçim konusunda en çok konuşulan konuların başında “Altılı Masa”nın neden başarılı olamadığı geliyor.
"Altılı Masa" ya da diğer adıyla "Millet İttifakı", birbirinden oldukça farklı siyasi ideolojileri bir araya getirerek postmodern bir ittifak yapısı oluşturdu. Ancak, geleneksel siyasetin kalıplaşmış ideolojik tutsaklıkları ve modernist zihniyetin ağır basması, bu yenilikçi birlikteliğin başarısını engelledi.
Diğer yandan, "Cumhur İttifakı", AKP'nin liderliğinde kurularak, başlangıçta postmodern bir görünüm sergilemesine rağmen, zamanla daha otoriter ve merkeziyetçi bir yapı sergilemeye başladı. AKP, seçmenlerin değişen beklentilerine uyum sağlayarak, kendini sürekli yenileyen bir yapı olarak konumlandırdı ve bu sayede, ittifakını bir arada tutmayı başardı.
Yeni dünya düzeninde her şeyin birbiriyle bağlantılı olduğu bir ortamda, makro ve mikro politik değişkenlerin birlikte hareket ettiği görülüyor. Mart 2024 yerel seçimleri, genel siyaset ile yerel siyasetin karşılıklı etkileşiminin ön plana çıkacağı, merkez ile yerel arasındaki sınırların daha da belirsizleştiği bir döneme işaret ediyor. Bu seçimlerde, seçmenlerin karşısına çıkan her iki ittifak da, kendine has stratejileri ve politikalarıyla dikkat çekiyor.
Sonuç olarak, siyasette tüketici-seçmen odaklı bir anlayışın hakim olduğu, duygusal ve akılcı yaklaşımların bir arada olduğu bir ortamda, seçmenlerin beklenti ve tercihlerinin değişkenlik gösterdiği belirtiliyor.
Prof. Dr. Yavuz Odabaşı'nın, Mart 2024 yerel seçimlerini ele aldığı yazısını Anlık Normal'in yeni sayısında okuyabilirsiniz.
Keyifli okumalar.
Kategori: GenelTarih: 20 Şubat 2024, Salı